Kolera Hastalığı, salgınlarla seyreden, oldukça ağır gidişli, ölümcül olabilen bir bağırsak hastalığıdır. Hindistan Yarımadası’nda endemik halde bulunur. Buradan bütün dünyaya yayılmış olan hastalık, taşıyıcı insanlar aracılığıyla salgınıara yol açabilir. Bulaşma kaynağı hasta ya da taşıyıcı olan insandır. Taşıyıcılar mikrobu kısa sürede dışarı atar. Bulaşma daha çok doğrudan (etkeni taşıyan kişilerin dışkı ya da kusmuğuyla) gerçekleşir. Mikrop incebağırsağa yerleşerek çoğalır.
Kana ya da dokulara yayılmaz. Ama bağırsak mukozasını etkileyen bir zehir çıkarır. Bunun üzerine bağırsak mukozası su ve tuz ememez hale gelir. Üstelik bunlar kandan ve dokulardan büyük miktarda bağırsağa geçer. Hastalık 2-4 günlük kuluçka döneminden sonra kusma, karın ağrıları ve renksiz mukus parçaları içeren, kokusuz bir dışkılamayla başlar. Dışkılama o kadar sıktır ki, vücutta son derece ağır bir su kaybına yol açar. Kan basıncı düşer, böbrek yetmezliği gelişir. Ağır tuz kaybı, vücut sıcaklığında azalma, dolaşım iflası, koma ve sonunda da ölüm görülür. Bu akut tablo, salgınlar sırasında görülür. Salgınlar arasındaki dönemde endemik bölgelerde hastalık daha hafif olarak, sıradan bir ishale benzer belirti verir. Kolera tanısı, dışkıda sorumlu mikroorganizmanın saptanmasıyla koyulur.
