Abbas Hilmi Paşa, ikinci ABBAS olarak da bilinir (Doğum 14 Temmuz 1874, İskenderiye – Ölüm 20 Aralık 1944, Cenevre), son Mısır hıdivi. 1892’den İngiliz yönetiminin kurulduğu 1914’e değin görevde kalmış, İngiliz egemenliğine muhalefetiyle milliyetçi hareket içinde ün kazanmıştır.
Abbas Hilmi Paşa, göreve başlayınca İngiltere’nin Mısır’daki temsilcisi ve başkorısolosu Lord Çromer’den bağımsız davranmaya çalıştı. İngiltere’nin Mısır üzerinde artmakta olan etkisine karşı duyulan genel hoşnutsuzluktan ve milliyerçilerin coşkulu desteğinden güç alarak, ingilizlere karşı olmasıyla tanınan bir kişiyi başbakanlığa atadı. Ardından Ingiliz birliklerinin askeri etkinliğini eleştirince Lord Cromer, 1894’te onun karar verme ve uygulama özgürlüğünü kısıtlayıcı önlemler aldı.
Abbas Hilmi Paşa 1894’ten sonra milliyetçi hareketin başında olmamasına karşın, panislamist ve İngiliz aleyhtarı günlük el-Müeyyed gazetesine para yardımında bulundu . Milliyetçiler 1906’da Mısır’da anayasal yönetime geçilmesini istediklerindeyse o sırada ingilizlerle uzlaşmış bulunan Abbas Hilmi Paşa bu isteği geri çevirdi. Ertesi yıl, İngilizlerin desteklediği ılımlı milliyetçilerin partisi Ummet Partisi’ne’ karşı Mustafa Kamil Paşa başkanlığındaki Milliyetçi Parti’nin kurulmasına izin verdi. 1912-14 arasında ülkeyi yöneten Lord Kitchener’ın başkonsolosluğa atanmasından sonra Milliyetçi Parti’nin ileri gelenlerinden bazısının hapsedilip bazısının sürgüne gönderilmesiyle Abbas Hilmi Paşa’nın yetkesi daha da sınırlandırılmış oldu. 11 Abbas Paşa Abbas Hilmi Paşa, i. Dünya Savaşı’nın başlangıcında Mısırlıları ve Sudanlıları ittifak Devletleri’ni desteklemeye ye ingilizlere karşı savaşmaya çağırdı.
İngiltere 18 Aralık 1914’te Mısır’ı protektorası ilan ederek ertesi gün Abbas’ı görevinden uzaklaştırdı. Onun yerine geçen amcası Hüseyin Kamil sultan unvanını alarak 1914-17 arasında hüküm sürdüyse de, Osmanlı Devleti 1922’ye değin Abbas Hilmi Paşayı hıdiv olarak tanımayı sürdürdü. 1922’de Mısır’ın bağımsızlığını kazanmasıyla taht üzerindeki bütün haklarını yitiren Abbas Hilmi Paşa ömrünün geri kalan yıllarını Türkiye’de ve isviçre’de sürgünde geçirdi.