Gök Medrese (Sivas), SAHİBİYE MEDRESESİ olarak da bilinir, kalenin doğusunda, Anadolu Selçuklu veziri Sahib Ata Fahreddin Ali’nin 1271/72’de yaptırdığı medrese. Yazıtında mimannın Kaluyan el-Kon evi olduğu belirtilir. Adını, bugün pek azı kalmış olan turkuvaz renkli duvar çinilerinden almıştır. Buruciye Medresesi ve Çifte Minareli Medrese’yle birlikte Sivas’ta aynı yıl içinde yaptırılmış üç medreseden biridir. Yaklaşık 30 m x 43 m boyutlarında dikdörtgen planlı bir yapıdır. Kesme taştan duvarlarıyla ağır, kütlesel bir görünümü vardır. Dört köşesi birer ve uzun kenarları ikişer silindirik payanda kulesiyle güçlendirilmiştir. Batı cephesinin ortasında, dönemin taş işçiliğinin başyapıtlarından sayılan anıtsal taçkapı yer alır. Taçkapının iki yanından birer minare yükselir; aynı cephede, sol köşeye yakın bir de üç lüleli çeşme bulunmaktadır. Taçkapı cepheden hem ileri taşar, hem de daha yüksektir. Geometrik ve bitkisel örgeli bordürün içinde bir teğet sivri kemer, onun altında kapı nişi bulunur. Nişin kavsarası çok zengin mukarnas sıralarıyla doldurulmuş, kapı boşluğunun üzeri bir basık kemerle geçilmiştir. Taçkapı çıkıntısında, bordürün iki yanındaki yüzeyler de taş kabartmalarla kaplıdır. Bu bölümler aslında minarelerin kürsüsünü oluşturur. Taçkapının üst hizasında sona eren kürsülere oldukça basık pabuç bölümleri oturur; onlann üstünde de dilim li gövdeleriyle minareler yükselir. Her ikisi de birer şerefeli olan minareler, sırsız kırmızı tuğla örgünün arasına yerleştirilmiş turkuvaz renkli sırlı tuğlalarla bezenmiştir.
Taçkapının arkasındaki yıldız tonozla örtülü geçiş mekanı, bir eyvan biçiminde avluya açılır. Bu eyvandan iki yandaki birer odaya geçilir. Kubbeyle örtülü bu odalardan sağdaki mescittir. Mihrabı (bugün yalnız üst bölümü kalmıştır) mozaik çiniyle, kubbeye geçişi sağlayan. Türk üçgenleri ise sırlı tuğlayla bezelidir.Üçgenlerin üstünde gene mozaik çini bir yazı kuşağı dolanır. Minarelere çıkan merdivenlerin açıldığı bu odaların sağında ve solunda birer köşe odası vardır.
Ortasında altıgen planlı bir havuzu bulunan avlunun sağ ve sol yanında revaklar yer alır. Yedişer gözlü bu revakların orta açıklıklan daha geniştir. Obür gözlerin her biri nin arkasında birer medrese hücresi, ortadaki geniş açıklıkların arkasında ise karşılıklı birer eyvan bulunur. Giriş eyvanının tam karşısında, avlunun doğu kenarının ortasındaki sivri tonozlu dördüncü eyvan ana eyvandır. Bunun iki yanında, kapıları gene avluya açılan iki büyük dershane yer alır. Gerek dershaneler, gerekse ana eyvan harap haldedir. Albert Gabriel gibi bazı araştırmacılar yapının özgün halinin iki katlı olduğu düşüncesindeyseler de, üst kata çıkışı gösteren hiçbir merdiven izi yoktur.
Gök Medrese 1934-67 arasında müze olarak kullanılmıştır.
tarihe evsahipliği yapmış bir kentin en önemli değerlerinden