Öğrenme, yaşantı sonucu bireyin davranışlarında meydana gelen kalıcı değişikliklerdir. Davranış değişikliği kalıcı değilse, öğrenme gerçekleşmemiş demektir. Öğrenmenin gerçekleşmesi için gerekli etmenlerin başında; büyüme, olgunlaşma ve gelişme gelir. Birey bedensel açıdan yeterince büyümez, belli bir olgunluğa erişmez ve gelişip ilerleme sağlayan bir değişim geçirmezse öğrenme sağlanamaz.
Öğrenme için gerekli bir diğer etmen hazır bulunuşluktur. Öğrenmenin gerçekleşmesi için bireyin gerekli yeterliliğe sahip olması gerekir. Türler ancak kendi genetik yapısının el verdiği ölçüde öğrenir. Bir diğer etmen olan zeka da öğrenme üzerinde oldukça etkilidir. Yeterli zekaya sahip olmayan birey öğrenmeyi gerçekleştiremez. Öğrenmenin elde edilebilmesi için, bireyin belli bir düzeyde uyarılması gerekir. Bu uyarılma kaygıyı beraberinde getirir. Kaygı olmadan öğrenme meydana gelmez. Aynı zamanda öğrenme malzemesinin öğrenenin zihninde anlamsal bir çağrışım yapması gerekir. Öğrenilecek olan ne kadar anlamlı ise öğrenme o kadar çabuk gerçekleşir. Refleksler öğrenmeyi engeller. Doğuştan getirdiğimiz ve bir uyarıcıya karşı göstermiş olduğumuz ani değişiklikler olan refleksler söz konusu olduğunda, öğrenmeden söz edilemez. Diğer yandan öğrenme zamanını iyi ayarlama ve algısal ayırt edilebilirlik öğrenmeyi pozitif yönde etkiler. Toplu çalışmak yerine, aralıklı çalışmak ve öğrenilecek malzemenin diğer materyallerden farklı olarak ayırt edilebilmesi öğrenme eylemini destekler.